Hürrem Sultan TürbesiHürrem Sultan Türbesi, Süleymaniye Külliyesi içinde, Kanuni Sultan Süleyman'ın türbesinin yanında yer almakta olup, 1558 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından Mimar Sinan'a yaptırılmıştır. Hürrem Sultan KimdirHürrem Sultan ya da diğer adıyla Hürrem Haseki Sultan (1506-1558), Osmanlı İmparatorluğu'nun en kudretli padişahlarından Kanuni Sultan Süleyman'ın eşi ve sonraki padişah II. Selim'in annesidir. Rus asıllı olan Hürrem Sultan, güzelliği nedeniyle küçük yaşta Kırım hanı tarafından Osmanlı sarayına gönderilmiştir. Saraya geldikten sonra, kısa sürede Kanuni Sultan Süleyman'ın dikkatini çekmiş ve onun nikahlı eşi olmuştur. Hürrem Sultan, Kanuni'nin güven ve sevgisini kazanarak, Osmanlı tarihini önemli ölçüde etkilemiştir. Devlet yönetiminde etkin bir rol oynayan Hürrem Sultan, İran savaşını desteklerken Ruslar ve Lehlerle barış içinde yaşanmasını sağlamıştır. Kanuni Sultan Süleyman ile çıktığı bir Edirne gezisi sonrasında, 15 Nisan 1558'de İstanbul'da hayatını kaybetmiştir. İlk olarak Süleymaniye Camii Haziresi'ne defnedilmiş, daha sonra Süleymaniye Camii haziresinde inşa edilen türbeye nakledilmiştir. Hürrem Sultan Türbesi Genel ÖzellikleriHürrem Sultan Türbesi, kesme küfeki taşlarından inşa edilmiş olup, dıştan sekizgen ve içten onaltıgen planlıdır. Türbenin üzeri yuvarlak kasnaklı bir kubbe ile örtülmüştür. Giriş cephesi dışında kalan her cephede altlı üstlü ikişer pencere bulunmaktadır. Alt sıradaki pencereler dikdörtgen sövelidir ve üzerlerinde hafif sivri sağır kemerler yer alır. Pencere alınlıklarının etrafı pembe mermerden bir bordürle çevrelenmiştir. Yapının tüm pencereleri silmeler içerisine alınmış ve bu sayede cepheye bir hareketlilik kazandırılmıştır. Türbenin revaklı girişi, önde dört, arkada iki sütunun taşıdığı düz bir çatı ile örtülmüştür. Birbirlerine sivri kemerlerle bağlanan mukarnas başlıklı sütunların kilit taşları üzerine rozetler yerleştirilmiştir. Türbenin basık kemerli giriş kapısının üzerinde Kelime-i Tevhid yazan bir kitabe bulunmaktadır. Kapının her iki yanında yer alan çini panolar, firuze, lacivert ve beyaz renklerin kullanıldığı mermer taklitleri şeklindedir. Sivri kemerli bu panoların üzerinde bahar dalı, altında lale, karanfil gibi çiçeklerden meydana gelen kompozisyonlar yer alır. Köşe dolgularında mavi zemin üzerine beyaz konturlu Çin bulutları görülür. Bunların üzerine ise lacivert zemine beyaz sülüs yazı ile ayetler yazılmıştır. Ayrıca kubbenin kasnağı üzerinde de kabartma halde ayetler bulunmaktadır. Yapının iç mekanı, renkli çinilerle bezelidir. Bitki motifli bu çinilerde lacivert, mercan kırmızısı, firuze renklerinin yanı sıra, Türk çini sanatında nadir rastlanan siyah renk de kullanılmıştır. Duvarlar, üst sıradaki pencerelerin altına kadar çinilerle kaplıdır. Alt sıra pencerelerinin alınlıkları da çinilerle kaplanmış, hatayi ve hançer yaprakları ile tüm yüzey doldurulmuştur. Alınlıkların üzerine de beyaz sülüs yazı ile yazılmış ayetler yerleştirilmiştir. Kapının iki yanında yer alan çinilerden farklı olarak renkli sır tekniğinin de kullanıldığı görülmektedir. Türbede çini bezemeler haricinde, ahşap işlerine ve kalem işlerine de geniş yer ayrılmıştır. Kubbenin iç kısmı, kalem işi bitkisel kompozisyonlarla süslenmiştir. Kapı ve pencere kanatları ile sanduka şebekelerinde özellikle kündekari tekniği ahşap işçiliği dikkat çekmektedir. Türbede DefnedilenlerHürrem Sultan Türbesi'nde, Hürrem Sultan'ın yanı sıra Sultan II. Selim'in şehzadesi Mehmet ile Kanuni Sultan Süleyman'ın kız kardeşi Hatice Sultan'ın kızı Hanım Sultan da gömülüdür. |
Hürrem Sultan Türbesi'ni ziyaret ettiğimde, türbenin mimari detayları gerçekten büyüleyiciydi. Kesme küfeki taşlarından yapılmış sekizgen dış yapı ve onaltıgen iç mekan, Mimar Sinan'ın ustalığını bir kez daha ortaya koyuyor. Türbenin pencerelerindeki pembe mermer bordürler ve çini panolar, özellikle bahar dalları ve çiçek motifleri ile çok etkileyiciydi. Sizce de bu detaylar, türbenin özel ve unutulmaz kılınmasında büyük bir rol oynamıyor mu?
Cevap yazRuhsare, Hürrem Sultan Türbesi'ni ziyaretinizde dikkat ettiğiniz mimari detaylar gerçekten de çok özel ve etkileyici. Mimar Sinan'ın dehasının bir sonucu olarak, kesme küfeki taşlarından yapılmış sekizgen dış yapı ve onaltıgen iç mekan, mimarinin zarafetini ve ustalığını gözler önüne seriyor. Pencerelerdeki pembe mermer bordürler ve çini panolar, özellikle bahar dalları ve çiçek motifleri, türbenin ruhunu ve estetiğini tamamlayan unsurlar olarak öne çıkıyor. Bu detaylar, türbenin özel ve unutulmaz kılınmasında büyük bir rol oynuyor, evet. Her bir ayrıntı, Osmanlı mimarisinin ve sanatının en ince işçiliğini ve zerafetini yansıtıyor. Bu yüzden, ziyaretçilerin büyülenmesi ve etkilenmesi kaçınılmaz oluyor.